Sıkça Sorulan Sorular
Ferhat AYNURAL’ın KALEMİNDEN SORULARA CEVAPLAR...
1969 Yılında İstanbul’da dünyaya gelen Türkistanlı
muhacir bir ailenin en büyük çocuğuyum. Uzun yıllardan beri sağlıklı ve
kaliteli yaşam üzerine çalışmalar yapmaktayım. 2018 Yılından beri de eşim
Şehnaz Hanım ile birlikte Şifa Enerjileri üzerinde yoğun çalışmalar,
araştırmalar ve uygulamalar yapıyorum. Birçok değerli hocalarımızdan ve
kurumlardan yine eşim ile birlikte şifa, şifacılık, fitoterapi, holistik-bütünsel
şifa, bioenerji, şifa enerjileri, enerji sistemleri, spiritüelizm, metafizik,
parapsikoloji, bilinçaltı, kuantum, koçluk üzerine uzmanlık eğitimleri aldım.
Şu an UZMAN ŞİFACI, TERAPİST ve KOÇ olarak danışanlarımıza yardımcı olmaktayım.
KALİTELİ YAŞAM MERKEZİ eşim Şehnaz AYNURAL ile 2018
yılında kurduğumuz ve daha sonradan çocuklarımızın da dâhil olduğu bir ŞİFA
UYGULAMA ve EĞİTİM MERKEZİ’dir. ŞİFAzane® de Kaliteli Yaşam Merkezi’nin;
enerji ile şifa, bilinçaltı, koçluk, kişilik-karakter analizi ve çocuk-ergen
terapi hizmeti verdiği patentli hizmet markalarından biridir. Merkezimiz
bünyesindeki tüm hizmetler pandemi sebebiyle tamamen uzaktan ve online olarak
verilmektedir. Bu sebeple Türkiye’nin 81 ilinde ve dünyanın birçok ülkelerinde
danışanlarımız mevcut olup uluslararası boyutta çalışmalarımız yoğun bir
şekilde devam etmektedir.
Ocaklık veya Şifacılık atalardan veya ebeveynlerden
çocuklarına ya da torunlarına el verme şeklinde geçen bir şifa sistemidir. Bu
sistem geçmişte Anadolu’da çok itibarlı ve etkili olmuştur. Bu sistemin
başındaki kişi/kişiler Ocak-Ocaklı veya Şifacı olarak anılmışlardır. Ocak
sahibi kişiler veya şifacılar el aldıkları büyüklerinin kullandıkları şifa
enerjilerini kullanarak insanları fiziksel, ruhsal, zihinsel ve duygusal olarak
şifalandırmışlardır. Her şifacının kullandığı enerjinin şifa özelliği
farklıdır.
Evet, benim ve eşimin kullandığı şifa enerjileri
Ocaklığımızdan geliyor. Yani atalarımızdan manevi-ruhsal boyutta almış
olduğumuz EL ile yani YETKİ ile ve şifa enerji kanallarımızın açılmasıyla şifa
uygulamaları yapmaktayız. Her ikimiz de anne ve baba tarafından şifacı soyundan
gelen kişileriz. Bugün 4 çocuğumuz da tarafımızdan ve hocalarımızdan şifacılık eğitimi
almış olup uzman şifacılar olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedirler. Ben,
eşim ve çocuklarım yani hepimiz şifacılık üzerine onlarca resmi belgelere ve
sertifikalara sahip olup şifacılığı legal olarak yapmaktayız.
Benim Ocaklığım hem genel sağlık üzerine yani her
türlü fiziksel, ruhsal, zihinsel ve duygusal rahatsızlıklara şifalandırma yapma
hem de tüm negatif enerjileri (nazarı, haseti, lanet enerjilerini;
sihri-büyüyü, tılsımı, muskayı; cini, iblisi, ifriti, şeytanı) temizleme ve
kişileri-mekânları bu negatif enerjilerden, negatif işlemlerden, negatif
varlıklardan ve kozmik-uzaysal varlıklardan arındırma, şifalandırma üzerinedir.
Yani bu alanlarda şifalandırma yetki ve enerjisine sahibim. Eşimin ve çocuklarımın
her birinin genel sağlık haricinde farklı özel alanlarda şifalandırma
yetkinlikleri mevcuttur.
Ocaklık manevi ve ilahi kaynaklı bir kurumdur. Bu
sebeple Ocak sahibi Şifacıların sorumlulukları ve aşmamaları gereken sınırları
vardır. Bu sorumlulukları yerine getirmeyen ve aşmaması gereken sınırları aşan
Şifacıların enerjileri ve yetkileri ilahi boyutta ellerinden alınır.
Ocaklık Enerjisi’nin kaynağı Allah’tır. Ocak sahibi Şifacı enerjisini ve yetkisini Allah’tan alır ve şifa çalışmalarını Allah Dostları’nın maneviyatlarıyle birlikte yapar. Ocaklık sisteminde hiçbir şekilde negatif enerjiye veya negatif varlıklara yer yoktur. Sistem tamamen pozitif ve Rahmani enerjiler üzerine kurulmuştur.
Ocaklık Enerjisi’nin kaynağı Allah’tır. Ocak sahibi Şifacı enerjisini ve yetkisini Allah’tan alır ve şifa çalışmalarını Allah Dostları’nın maneviyatlarıyle birlikte yapar. Ocaklık sisteminde hiçbir şekilde negatif enerjiye veya negatif varlıklara yer yoktur. Sistem tamamen pozitif ve Rahmani enerjiler üzerine kurulmuştur.
Şifacılık ve büyücülük birbirlerine hem yakın hem de
uzak sistemlerdir. Her ikisi de uygulama sırasında enerjileri kullanır. Bu
açıdan birbirlerine yakındırlar. Büyücü; negatif enerjileri, kozmik ve uzaysal
enerjileri, dolayısıyla şeytani enerjileri kullanarak işlem yapar ve amacı
kötülüktür, kişinin iradesine müdahaledir. Şifacı ise tamamen pozitif
enerjileri kullanarak, dolayısıyla Rahmani enerjileri kullanarak işlem yapar ve
amacı sadece iyiliktir, hayırdır ve kişinin iradesine hiçbir şekilde müdahalede
bulunmaz. Bu açıdan da tamamen birbirinden ayrı ve uzak sistemlerdir.
Büyücünün iyiliğe kayma ihtimali olmamakla beraber ki zaten tâbi olduğu şeytan buna izin vermez, Şifacının kötülüğe kayma ihtimali her zaman için vardır. Şifacının, kişinin iradesine müdahale etme hakkı ve izni yoktur. Şifacı bu sınırı aştı mı şifacılıktan büyücülüğe doğru geçmiş olur. Çünkü büyücülük tamamen kişinin iradesine dışarıdan müdahaledir.
Mesela; Şifacı iyilik adına arası açık olan bir karı-kocayı barıştırmak adına şifa enerjilerini bu karı-kocanın iradesini etkileyecek şekilde kullanırsa ve zorla birbirlerini sevmeye sevk ederse bu işlemde pozitif enerji de kullanılsa bir büyü işlemidir. Çünkü ortada her iki tarafın veya bir tarafın iradesine dışarıdan müdahale vardır ve bu, büyü işleminin temelidir. Şifacı yaptığı hiçbir işlemde kişinin iradesine müdahale edemez. Bir büyücünün eşlerden birisine büyü yaparak zorla evlenmeye sevk etmesi ile bir Şifacının eşlerden birisini diğerine sevmediği halde bağlamaya çalışması arasında bir fark yoktur. İki durumda da kişinin iradesine dışarıdan müdahale vardır.
Büyücünün iyiliğe kayma ihtimali olmamakla beraber ki zaten tâbi olduğu şeytan buna izin vermez, Şifacının kötülüğe kayma ihtimali her zaman için vardır. Şifacının, kişinin iradesine müdahale etme hakkı ve izni yoktur. Şifacı bu sınırı aştı mı şifacılıktan büyücülüğe doğru geçmiş olur. Çünkü büyücülük tamamen kişinin iradesine dışarıdan müdahaledir.
Mesela; Şifacı iyilik adına arası açık olan bir karı-kocayı barıştırmak adına şifa enerjilerini bu karı-kocanın iradesini etkileyecek şekilde kullanırsa ve zorla birbirlerini sevmeye sevk ederse bu işlemde pozitif enerji de kullanılsa bir büyü işlemidir. Çünkü ortada her iki tarafın veya bir tarafın iradesine dışarıdan müdahale vardır ve bu, büyü işleminin temelidir. Şifacı yaptığı hiçbir işlemde kişinin iradesine müdahale edemez. Bir büyücünün eşlerden birisine büyü yaparak zorla evlenmeye sevk etmesi ile bir Şifacının eşlerden birisini diğerine sevmediği halde bağlamaya çalışması arasında bir fark yoktur. İki durumda da kişinin iradesine dışarıdan müdahale vardır.
Temelde kaynağı itibariyle şifa amaçlı kullanılan iki
farklı enerji sistemi vardır. Bunlardan birincisi Allah’tan gelen saf şifa
enerjisi olan Ocaklık Enerjileri diğeri de şeytani saldırılara ve müdahalelere
açık olan Kozmik Enerjilerdir ki bunlara Uzay Enerjileri de denir.
Kozmik Enerjiler, negatif saldırılara açık olan ve
hatta bazen doğrudan negatif saldırılara kanal olan Uzay Enerjileri’dir. Bu
enerjilerin bazılarının içeriklerine bakaraktan ne olduklarını anlamak
mümkündür. Bu tür enerjiler “falanca tanrı enerjisi”, “filanca tanrıça
enerjisi”, “falanca yükselmiş filanca yükseltilmiş üstad enerjisi” diye
geçerler ve İslam inancıyla hiçbir şekilde bağdaşmayan enerjilerdir ve tamamen
negatif kaynaklı, negatif enerji kanallarıdırlar.
(Biz ilk şifacılığa kozmik enerjilerle başlamıştık. Yüzün üzerinde kozmik enerjiyi kullanabilme yetisine ve sertifikalarına sahiptik. Kozmik enerjilerin negatif şeytani saldırılara kanal olabildiklerini öğrendiğimiz gün üzerimizdeki bütün kozmik enerji kanallarını kapattık ve bir daha da bu enerjilerin hiç birisini kullanmadık.)
(Biz ilk şifacılığa kozmik enerjilerle başlamıştık. Yüzün üzerinde kozmik enerjiyi kullanabilme yetisine ve sertifikalarına sahiptik. Kozmik enerjilerin negatif şeytani saldırılara kanal olabildiklerini öğrendiğimiz gün üzerimizdeki bütün kozmik enerji kanallarını kapattık ve bir daha da bu enerjilerin hiç birisini kullanmadık.)
Ocaklık Enerjisi, kaynağı doğrudan ALLAH olan, ilahi
kanal üzerinden ve boyut değiştirmiş olan Allah Dostları’nın vazife aldıkları
bir sistem üzerinden Ocak sahibine gelen saf ve katıksız ŞİFA ENERJİLERİ’dir.
Kozmik Enerjiler de belirttiğim gibi aslında negatif kaynaklı, negatif enerji
kanallarıdır.
Kozmik Enerjilerle şifalanmaya çalışan kişinin üzerinden uzaya negatif enerjilerin geçişini sağlayan enerji kanalları açılır ve bu kanal/kanallar üzerinden şifalandığını zanneden kişinin üzerine negatif varlıklar tarafından negatif saldırılar başlar ve bu kanal/kanallar açık olduğu müddetçe bu saldırılar devam eder. Ayrıca bu kanallar kişinin mevcut enerjisinin de emilip sıfırlanmasına sebep olur.
Çoğu zaman bu Kozmik Enerjiler’in sorumlu negatif varlıkları kendilerini rahmani ve pozitif varlıklar olarak tanıtırlar ve bu şekilde insanları kandırır ve kendilerine güven duymalarını sağlarlar. Bu enerjiler kanalıyla rahmani varlıklarla ilişkiye geçtiğini zanneden kişi/kişiler zaman içerisinde tamamen o negatif varlıkların kontrolü altına girerler.
Kozmik Enerjiler güçlü enerjilerdir. Sonuçları etkileyicidir. Şifalandırma konusunda ilk başlarda çok güzel sonuçlar gösterir. Bu etkilerinden dolayı insanları kendilerine çeker ve bağlarlar. Buna aldanan şifacılar bu enerjilere adeta âşık olurlar ve bu enerjilerle birlikte gelen ve aslında negatif olan bu varlıkları rehber olarak kabul edip tamamen onlara teslim olurlar, onların sözlerinden çıkmazlar.
İşte bu tür enerjileri kullanan şifacılardan şifa çalışması alanlar farkında olmadan bu negatif varlıkların saldırılarına açık hale gelirler. Şifalanma ümidiyle girdikleri şifa yolunda yollarını kaybedip şeytani güçlerin ve enerjilerin kontrolüne girerler. Kozmik Enerjiler evrendeki şeytani güçlerin en önemli araçlarındandır ve insanlığı ele geçirmek için mükemmel bir silahtır.
Bu sebeple şifalanmak isteyen kişinin önceliği OCAKLIK ENERJİSİ olmalıdır ve bu enerjiyi gerçekten Ocaklık kanalları açık olan bir şifacıdan almalıdır.
Kozmik Enerjilerle şifalanmaya çalışan kişinin üzerinden uzaya negatif enerjilerin geçişini sağlayan enerji kanalları açılır ve bu kanal/kanallar üzerinden şifalandığını zanneden kişinin üzerine negatif varlıklar tarafından negatif saldırılar başlar ve bu kanal/kanallar açık olduğu müddetçe bu saldırılar devam eder. Ayrıca bu kanallar kişinin mevcut enerjisinin de emilip sıfırlanmasına sebep olur.
Çoğu zaman bu Kozmik Enerjiler’in sorumlu negatif varlıkları kendilerini rahmani ve pozitif varlıklar olarak tanıtırlar ve bu şekilde insanları kandırır ve kendilerine güven duymalarını sağlarlar. Bu enerjiler kanalıyla rahmani varlıklarla ilişkiye geçtiğini zanneden kişi/kişiler zaman içerisinde tamamen o negatif varlıkların kontrolü altına girerler.
Kozmik Enerjiler güçlü enerjilerdir. Sonuçları etkileyicidir. Şifalandırma konusunda ilk başlarda çok güzel sonuçlar gösterir. Bu etkilerinden dolayı insanları kendilerine çeker ve bağlarlar. Buna aldanan şifacılar bu enerjilere adeta âşık olurlar ve bu enerjilerle birlikte gelen ve aslında negatif olan bu varlıkları rehber olarak kabul edip tamamen onlara teslim olurlar, onların sözlerinden çıkmazlar.
İşte bu tür enerjileri kullanan şifacılardan şifa çalışması alanlar farkında olmadan bu negatif varlıkların saldırılarına açık hale gelirler. Şifalanma ümidiyle girdikleri şifa yolunda yollarını kaybedip şeytani güçlerin ve enerjilerin kontrolüne girerler. Kozmik Enerjiler evrendeki şeytani güçlerin en önemli araçlarındandır ve insanlığı ele geçirmek için mükemmel bir silahtır.
Bu sebeple şifalanmak isteyen kişinin önceliği OCAKLIK ENERJİSİ olmalıdır ve bu enerjiyi gerçekten Ocaklık kanalları açık olan bir şifacıdan almalıdır.
Şifa, Allah’ın Şâfî isminin hasta olan insanın
üzerinde tecelli etmesidir. Bu sebeple şifa sadece Allah’tan gelir. Şifacı
Allah’ın Şâfî Esması’nın tecellisine bir vesiledir, aracıdır, perdedir.
Görünüşte şifa, şifacıdan geliyormuş gibi olsa da aslında şifanın kaynağı
Yaradan’dır, Allah’tır. Şifacı’nın Allah’ın şifasına kanal olmaktan başka
hiçbir rolü yoktur. Tabii ki de bu rol için de şifacının belli meziyetlere ve
yetkinliğe sahip olması gerekmektedir.
ŞİFA SİSTEMİ tamamen enerji ve frekans üzerine kurulmuştur. Şifada kişinin organlarının enerjilerine ve frekanslarına müdahale edilir. Ayrıca kişinin koruma kalkanı olan enerji bedenlerine, enerji kapıları olan çakralarına ve enerji damarları olan meridyen kanallarına müdahale edilerek tıkalı olan tüm bu enerji kanalları açılır, temizlenir, dengelenir ve şifalandırılır. Bu müdahaleler insan bedeninin orijinal haline dönmesine ve dengelenmesine yardımcı olur, ardından da şifa tüm bedene hâkim olur…
ŞİFA SİSTEMİ tamamen enerji ve frekans üzerine kurulmuştur. Şifada kişinin organlarının enerjilerine ve frekanslarına müdahale edilir. Ayrıca kişinin koruma kalkanı olan enerji bedenlerine, enerji kapıları olan çakralarına ve enerji damarları olan meridyen kanallarına müdahale edilerek tıkalı olan tüm bu enerji kanalları açılır, temizlenir, dengelenir ve şifalandırılır. Bu müdahaleler insan bedeninin orijinal haline dönmesine ve dengelenmesine yardımcı olur, ardından da şifa tüm bedene hâkim olur…
Ocaklık kanalıyla
gelen ŞİFA ENERJİSİ;
- Kişiyi
fiziksel, ruhsal, zihinsel ve duygusal açıdan bir bütün olarak
şifalandırır.
- Vücuttaki tüm
sistemleri düzene sokar, olması gereken ideal değerlere getirir veya
yakınlaştırır. Adeta vücuda balans ayarı yapar.
- Bu enerjiler
ile şifayı aktarmak için kişinin vücuduna dokunmaya gerek yoktur. Şifa
yakından da olsa uzaktan da olsa akar ve yerini bulur, şifa gerçekleşir.
- Şifa Enerjisi,
hiçbir yan etkisi olmayan aksine modern tıbba destek olan bir uygulamadır.
- Şifa Enerjisi;
organların enerjilerini yükselterek ve frekanslarını, titreşimlerini
dengeleyerek organların ve bir bütün olarak vücudun fiziksel olarak
şifalanmasına katkı olur.
- Şifa Enerjisi;
insanın enerji bedenlerini, çakralarını, meridyenlerini ve tüm enerji
kanallarını temizleyerek ve dengeleyerek kişinin fiziksel ve ruhsal
sağlığına önemli katkı sağlar.
- Şifa Enerjisi;
kişinin üzerindeki her türlü negatif enerjiyi, negatif işlemi, negatif
varlığı, kozmik varlığı temizleyebilir.
- Şifa Enerjisi,
vücudun frekansını yükselterek her türlü negatif enerjiye ve negatif
saldırıya karşı vücudu, dolayısıyla kişiyi koruma altına alabilir.
Şifa Enerjisi;
- Yaşadığımız
ortamın şartlarından kaynaklı; hava kirliliğini, hormonlu gıdaların yan
etkilerini, elektromanyetik dalgaların zararlarını, ozon tabakasının
olumsuz etkilerini,
- Yaşam
tarzımızdan kaynaklı; stresi, öfkeyi, üzüntüyü, korkuyu, kaygıyı, dengesiz
ve depresif ruh halini, yorgunluğu, halsizliği, isteksizliği,
iktidarsızlığı absorbe edebilir.
Enerji Check Up
uzaktan yapılan vücudun taranması ve enerji durumunun ölçülmesi işlemidir. Bu
ölçüm ile danışanımızın;
- Eril-Dişil
Enerji düzeyini,
- Frekans değerini,
- Aura (enerji
kalkanı) ölçümünü,
- Vücudun enerji
giriş kapıları olan Çakraların ve
- Vücudun enerji
damarları olan Meridyenlerin durumlarını tespit ederiz.
Ayrıca danışanımızın üzerindeki;
- Negatif
enerjilerin (nazar, haset, lanet),
- Negatif
kanalların (kozmik ve negatif portallar)
- Negatif
işlemlerin (sihir, büyü, tılsım, muska),
- Negatif
varlıkların (cin, iblis, ifrit, şeytan) ölçümlerini yaparız.
- Kozmik
(uzaysal), yeraltı, denizaltı negatif varlıkların
Danışanımız arzu ederse ek bir modülle;
- İç organlarının,
- Duyu
organlarının,
- İç salgı
bezlerinin,
- Hormonlarının,
- Tüm vücut
sisteminin enerji ölçümlerini tek tek yaparız.
Çakralar, Yaradan’dan gelen Şifa Enerjisi’nin, insanın
Enerji Bedenlerinden Fiziksel Bedenine geçmek için kullandığı enerji giriş
kapılarıdır.
Her çakranın insan sağlığı üzerinde kapalı-tıkalı-blokajlı olduğunda negatif etkileri açık olduğunda da pozitif etkileri vardır. Bu etkileri şu şekilde sıralayabiliriz;
1-KÖK ÇAKRA: Kök çakra, omurga tabanındaki kuyruk sokumunda bulunur. Kök çakradaki denge bozuklukları bacaklarda, ayaklarda, rektumda, kuyruk sokumunda, bağışıklık sisteminde, erkek üreme organlarında ve prostat bezinde yaşanan sorunlarda kendini gösterir. Kök çakranın blokajlı/kapalı olması durumunda meydana gelebilecek fiziksel rahatsızlıklara yeme bozuklukları, sindirim bozuklukları, diz ağrısı, siyatik ve dejeneratif artrit örnek olarak verilebilir.
Eğer yaşamsal ihtiyaçlarınızı karşılamakla ilgili sorun yaşıyor, finansal problemler yüzünden stresli bir dönem geçiriyorsanız kök çakranız kapanabilir veya kapanmış olduğu için bu problemleri yaşıyor olabilirsiniz. Kök çakranız açık olduğunda kendinizi güvende hissedersiniz.
2-SAKRAL (CİNSEL) ÇAKRA: Sakral Çakra, alt karın bölgesinin kasıklara doğru olan bölümünde yer alır. Üreme problemleri, idrar yolları rahatsızlıkları, böbrek fonksiyonlarındaki bozulmalar, kalça ve sırt ağrıları; Sakral Çakrada dengesizlikler olduğunu ifade eder.
İlişkilerinizde yaşadığınız problemler, kendinizi ifade etmekte güçlük çekmeniz, yaratıcılığınızı beslemekte zorlanmanız ve genel olarak eğlence duygusundan yoksun kalmanız Sakral Çakranızın kapanmasına neden olabilir veya kapanmış olduğu için bunları yaşıyor olabilirsiniz. Sakral Çakranız açıkken risk almaktan korkmazsınız, daha yaratıcı olursunuz ve yaptığınız her işe tutkuyla yaklaşabilirsiniz.
3-SOLAR PLEXUS (MİDE) ÇAKRA: Solar plexus çakra üst karın bölgesinde bulunur. Sindirim sorunları, karaciğer rahatsızlıkları, kronik yorgunluk, diyabet, ülser, yüksek kan şekeri, pankreasta ve safra kesesinde oluşan problemler ve bağırsak hastalıkları Solar Plexus Çakra’nın kapalı olduğuna işaret eder.
Özgüveninizle ilgili yaşadığınız sorunlar, mide çakranın dengesini bozar veya mide çakranın dengesi bozulduğu için bu sorunları yaşarsınız. Kendinizi aşırı derecede eleştirmeniz ve reddedilme korkunuz, solar plexus çakrasında yaşadığınız denge sorunlarının en önemli sebepleridir. Bu çakra açık olduğunda kendinize saygı duyar ve özgüven kazanırsınız.
4-KALP ÇAKRA: Kalp çakra, göğüs merkezinde, kalbin tam üzerinde bulunur. Kalp çakrasının dengesinde bozulmalar olduğunu gösteren fiziksel rahatsızlıklar astım, akciğer hastalıkları, nefes problemleri ve lenf bezlerinde, omuzlarda ve kollarda yaşanan ağrılardır.
Yalnızlık korkusu, kıskançlık, terk edilme ve öfke bu çakranın kapanmasına neden olur veya kalp çakrası kapalı olduğu için bunları yaşarsınız. Kalp çakrası açık olduğunda mutluluk, şükran ve sevgi duygularıyla dolup taşarsınız.
5-BOĞAZ ÇAKRA: Boğazda bulunan bu çakranın dengesi bozulduğunda tiroid sorunları, kulak enfeksiyonları, üst solunum rahatsızlıkları, ülser ve boyun ağrısı gibi fiziksel rahatsızlıklar yaşarsınız. Kendinizi ifade etmekte zorlanmanız ve iradesiz olduğunuzu hissetmeniz boğaz çakranızın kapanmasına neden olabilir veya kapalı olduğu için bunları yaşıyor olabilirsiniz. Boğaz çakranız açık olduğunda iletişiminiz kuvvetlenir ve iyi bir dinleyici haline gelirsiniz.
6-3.GÖZ (ALIN) ÇAKRASI: Alnın merkezinde, kaşların tam ortasındaki bölgede yer alır. 3. Göz Çakra kapandığında baş ağrısı, bulanık görüş, sinüzit, duyma kaybı ve hormonal problemler yaşanır.
Duygusal dengesizlikler ve dışarıdan yapılan negatif müdahaleler 3. Göz Çakrası’nın kapanmasına neden olur. 3.Göz Çakrası açık olduğunda kendinizi odaklanmış hisseder, gerçek ve illüzyon arasındaki farkı daha iyi ayırt edebilirsiniz.
7-TAÇ (TEPE) ÇAKRA: Taç Çakra başın en üst kısmında yer alır. Depresyon, öğrenme zorluğu, ışığa hassasiyet gibi sorunlar, Taç Çakra’nın kapandığını anlatan belirtilerdendir.
Din ve spiritüellik gibi konulardaki esnek olmayan düşünme biçimleri ve dışarıdan yapılan negatif müdahaleler Taç Çakra’nın kapanmasına sebebiyet verebilir. Taç Çakra açık olduğunda, anda yaşamaya başlar, kendi rehberliğinize güven kazanırsınız.
Her çakranın insan sağlığı üzerinde kapalı-tıkalı-blokajlı olduğunda negatif etkileri açık olduğunda da pozitif etkileri vardır. Bu etkileri şu şekilde sıralayabiliriz;
1-KÖK ÇAKRA: Kök çakra, omurga tabanındaki kuyruk sokumunda bulunur. Kök çakradaki denge bozuklukları bacaklarda, ayaklarda, rektumda, kuyruk sokumunda, bağışıklık sisteminde, erkek üreme organlarında ve prostat bezinde yaşanan sorunlarda kendini gösterir. Kök çakranın blokajlı/kapalı olması durumunda meydana gelebilecek fiziksel rahatsızlıklara yeme bozuklukları, sindirim bozuklukları, diz ağrısı, siyatik ve dejeneratif artrit örnek olarak verilebilir.
Eğer yaşamsal ihtiyaçlarınızı karşılamakla ilgili sorun yaşıyor, finansal problemler yüzünden stresli bir dönem geçiriyorsanız kök çakranız kapanabilir veya kapanmış olduğu için bu problemleri yaşıyor olabilirsiniz. Kök çakranız açık olduğunda kendinizi güvende hissedersiniz.
2-SAKRAL (CİNSEL) ÇAKRA: Sakral Çakra, alt karın bölgesinin kasıklara doğru olan bölümünde yer alır. Üreme problemleri, idrar yolları rahatsızlıkları, böbrek fonksiyonlarındaki bozulmalar, kalça ve sırt ağrıları; Sakral Çakrada dengesizlikler olduğunu ifade eder.
İlişkilerinizde yaşadığınız problemler, kendinizi ifade etmekte güçlük çekmeniz, yaratıcılığınızı beslemekte zorlanmanız ve genel olarak eğlence duygusundan yoksun kalmanız Sakral Çakranızın kapanmasına neden olabilir veya kapanmış olduğu için bunları yaşıyor olabilirsiniz. Sakral Çakranız açıkken risk almaktan korkmazsınız, daha yaratıcı olursunuz ve yaptığınız her işe tutkuyla yaklaşabilirsiniz.
3-SOLAR PLEXUS (MİDE) ÇAKRA: Solar plexus çakra üst karın bölgesinde bulunur. Sindirim sorunları, karaciğer rahatsızlıkları, kronik yorgunluk, diyabet, ülser, yüksek kan şekeri, pankreasta ve safra kesesinde oluşan problemler ve bağırsak hastalıkları Solar Plexus Çakra’nın kapalı olduğuna işaret eder.
Özgüveninizle ilgili yaşadığınız sorunlar, mide çakranın dengesini bozar veya mide çakranın dengesi bozulduğu için bu sorunları yaşarsınız. Kendinizi aşırı derecede eleştirmeniz ve reddedilme korkunuz, solar plexus çakrasında yaşadığınız denge sorunlarının en önemli sebepleridir. Bu çakra açık olduğunda kendinize saygı duyar ve özgüven kazanırsınız.
4-KALP ÇAKRA: Kalp çakra, göğüs merkezinde, kalbin tam üzerinde bulunur. Kalp çakrasının dengesinde bozulmalar olduğunu gösteren fiziksel rahatsızlıklar astım, akciğer hastalıkları, nefes problemleri ve lenf bezlerinde, omuzlarda ve kollarda yaşanan ağrılardır.
Yalnızlık korkusu, kıskançlık, terk edilme ve öfke bu çakranın kapanmasına neden olur veya kalp çakrası kapalı olduğu için bunları yaşarsınız. Kalp çakrası açık olduğunda mutluluk, şükran ve sevgi duygularıyla dolup taşarsınız.
5-BOĞAZ ÇAKRA: Boğazda bulunan bu çakranın dengesi bozulduğunda tiroid sorunları, kulak enfeksiyonları, üst solunum rahatsızlıkları, ülser ve boyun ağrısı gibi fiziksel rahatsızlıklar yaşarsınız. Kendinizi ifade etmekte zorlanmanız ve iradesiz olduğunuzu hissetmeniz boğaz çakranızın kapanmasına neden olabilir veya kapalı olduğu için bunları yaşıyor olabilirsiniz. Boğaz çakranız açık olduğunda iletişiminiz kuvvetlenir ve iyi bir dinleyici haline gelirsiniz.
6-3.GÖZ (ALIN) ÇAKRASI: Alnın merkezinde, kaşların tam ortasındaki bölgede yer alır. 3. Göz Çakra kapandığında baş ağrısı, bulanık görüş, sinüzit, duyma kaybı ve hormonal problemler yaşanır.
Duygusal dengesizlikler ve dışarıdan yapılan negatif müdahaleler 3. Göz Çakrası’nın kapanmasına neden olur. 3.Göz Çakrası açık olduğunda kendinizi odaklanmış hisseder, gerçek ve illüzyon arasındaki farkı daha iyi ayırt edebilirsiniz.
7-TAÇ (TEPE) ÇAKRA: Taç Çakra başın en üst kısmında yer alır. Depresyon, öğrenme zorluğu, ışığa hassasiyet gibi sorunlar, Taç Çakra’nın kapandığını anlatan belirtilerdendir.
Din ve spiritüellik gibi konulardaki esnek olmayan düşünme biçimleri ve dışarıdan yapılan negatif müdahaleler Taç Çakra’nın kapanmasına sebebiyet verebilir. Taç Çakra açık olduğunda, anda yaşamaya başlar, kendi rehberliğinize güven kazanırsınız.
Negatif Enerji, insanın fiziksel, ruhsal, duygusal ve
zihinsel sağlığına olumsuz etkileri olan enerji türüdür. Bu enerjiye örnek
olarak nazar enerjisini ve haset enerjisini gösterebiliriz.
Negatif İşlem; negatif enerjilerin ve şeytani
kanalların kullanıldığı, kişinin iradesine doğrudan müdahale edilerek kötülük
amacıyla yapılan işlemlerdir. Büyü, sihir, tılsım, muska, lanet birer negatif
işlem uygulamalarıdır. Günümüzde büyücü denilen kişiler Negatif İşlemlerle
uğraşan kişilerdir.
Negatif Varlık; cin, iblis, ifrit ve şeytanı ifade
etmek için kullanılan bir terimdir. Negatif İşlemler Negatif Varlıklar ile
yapılır. Büyücüler Negatif İşlemleri yaparken Negatif Varlıklardan yardım
alırlar.
Negatif Enerjileri kullanaraktan, Negatif Varlıkların
yardımlarıyla Negatif İşlemler yapan kişilere BÜYÜCÜ denir. Büyücüler Allah’ın
lanetlediği ve Cehennem ile müjdelediği kişilerdir. Büyücü ilk başlarda Negatif
Varlıklara hükmettiğini zanneder ve kısmen de hükmeder. Ama zamanla büyücülükte
daha da ilerlemek ve güçlenmek için Negatif Varlıklarla pazarlık içerisine
girmek zorunda kalır ve Negatif Varlıklar isteklerinin büyücü tarafından
yapılması şartıyla büyücüye negatif ilmin sırlarını verirler. Bir süre sonra
büyücü tamamen Negatif Varlıkların kontrolüne girer ve en sonunda iş Allah’ı
inkâra kadar gider…
- Bunlardan
korunmanın ve arınmanın en temel noktası Allah’ın emrettiği şekilde
yaşamaktır.
- Allah’ın
Kur’an’da bahsettiği Kamil İnsanlardan olmak en güçlü koruma
kalkanlarındandır.
- Koruma Sûreleri
(Felâk, Nâs, İhlâs, Fatiha ve Ayet-el Kûrsî) kişinin arınması ve korunması
noktasında yüksek enerjilere ve frekanslara sahip sûrelerdir. Bunların
sabah evden çıkarken ve akşam yatarken okunması korunma için tavsiye
edilen İslami bir uygulamadır.
- Evde Bakara
Sûresi’nin çalınması evin negatif enerjilerden temizlenmesi ve korunması
konusunda çok etkilidir.
- Ara ara tuzlu
su ile banyo yapmak vücudu ve enerji bedenlerini, üzerine yapışmış olan
negatif enerjilerden, işlemlerden ve varlıklardan arındırır. (Tuzlu banyo
suyuna sirke de eklenebilir.)
- Topraklanmak
(çıplak ayakla toprakta, kumda, denizde yürümek; ağaçları kucaklamak,
orman ve deniz havası almak; meditasyon yapmak v.b.) üzerimizdeki negatif
unsurlardan arınmak için basit ve etkili yöntemlerdir.
- Yiyecek ve
içeceklerin üstlerinin kapalı tutulması veya kapalı kaplarda muhafaza
edilmesi negatif enerjilerin yiyecek ve içecek yoluyla bedenimize
girmesine engel olacak bir yoldur.
- Ev içerisinde
gerekli hallerin dışında çıplak kalmamak ta negatif unsurların musallat
olmalarına engel bir durumdur. Çünkü negatif varlıklar evlerimizde
yaşayabilirler ve evdeki her halimizi görebilirler. Onların musallat
olmalarını engellemek için mümkün olduğunca çıplak kalma süremizi minimuma
indirmemiz gerekir.
- Cinsel ilişki
öncesi mutlaka koruma sûrelerini okuyup üzerimize üfleyip negatif
varlıklardan Allah’a sığınmalıyız. Eûzu Besmelesiz kesinlikle cinsel
ilişkiye girmemeliyiz.
- Akşam ezanından
sonra küçük çocuklarımızın tek başlarına dışarıya çıkmalarına izin
vermemeliyiz. Koruma Sûrelerini okuyup suya üfledikten sonra çocuğumuza içirmek
te çocuğumuzun korunması konusunda etkili bir yöntem olacaktır.
- Birisi sizi
veya çocuğunuzu herhangi bir konuda överse, o kişinin bu övgüsünün
arkasından mutlaka MAŞALLAH, TEBARAKALLAH demesi için ricacı olun. Bu
şekilde o kişinin nazarının yani gözünden yayılan negatif enerjinin
üzerinize gelmesini ve bulaşmasını engellemiş olursunuz. Toplumumuzda
kırkı çıkmamış bebeklerin kimseye gösterilmemesinin sebebi nazar
enerjisinin bebeği etkilememesi içindir.
- Haset yani
kıskançlık enerjisinden ki bu enerji negatif bir enerjidir, korunmak için
mal varlığınızı, başarılarınızı, özel hayatınızı insanların bilgilerinden
uzak tutmanız faydalı olacaktır.
- Tüm bunlara
rağmen halen üzerinizde negatif bir hal olduğunu düşünüyorsanız o zaman
uzman bir şifacıya başvurup profesyonel bir destek almanız gerekebilir.
Halk nezdinde, böyle bir durumda Hoca, Cinci olarak
adlandırılan ve genelde Müslüman cinler yardımıyla şifalandırma yapan kişilere
gitmek genel bir uygulamadır. Bu kişiler işlemlerinde cinleri kullanırlar.
Cinlerin işin içinde olduğu her türlü işten, durumdan ve şifadan uzak durmak
gerekir.
İkinci olarak tamamen şeytanın uşağı olan hem büyücülüğü hem de şifacılığı bir arada yapan kişilere gitmek te mecburiyetten yapılan bir tercih olabilmektedir. Bir insan hem büyücü hem de şifacı olamaz. Çünkü şifacının negatif enerjileri kullanması yasaktır. Bu sebeple şifacı büyücülük yapamaz. Eğer büyücülük yapıyorsa o kişinin şifacılık iddiası tamamen yalandır. Bu tür kişilere gittiğinizde emrindeki cinleri size musallat eder ve sizi kendisine bağımlı hale getirir. Böylece kendinizi o kişiden bir türlü kurtaramazsınız ve negatif varlıklardan da kurtulamazsınız.
Üçüncü olarak Bioenerji veya Kozmik Enerjilerle şifalandırma yapan kişilere gitmek te günümüzde popüler olan bir yol olarak önümüzde durmaktadır. Fakat buradaki en büyük sıkıntı genelde Bioenerji ve Kozmik Enerjilerle uğraşanların dini inançlarının zayıf olması, Hint ve uzak doğu felsefesine ve inancına gönül vermiş olmalarıdır. Diğer bir sıkıntı bu kişilerin kozmik-uzaysal enerjileri kullanmalarıdır ki kozmik enerjilerin durumunu daha önce ele almıştım. Bu kişiler kullandıkları enerjilerle sizin üzerinizde negatif enerji kanalları, negatif ve kozmik portallar açabilmektedirler. Ve bu kanallar üzerinden şeytani/kozmik güçler, enerjiler sizi kontrol altına alabilmektedirler. İşin vahim tarafı birçok bioenerji ve kozmik enerji uygulayıcısının ve uzmanının bu duruma vakıf olmamasıdır. Bazıları da bu şeytani/kozmik güçlerin ve enerjilerin hizmetinde olup bu negatif kanalları ve kozmik portalları bilerek açmaktadırlar. Bu tür kişilerle karşılaşmış ve deneyimlemiş biri olarak bu gruptakilerin çok tehlikeli olduklarını söyleyebilirim. İşin daha vahimi birçok enerji uygulayıcısının ve uzmanının kendilerini negatif enerjilerden, varlıklardan, saldırılardan korumayı bilmedikleri için üzerlerinin negatif işlem ve negatif varlıklarla dolu olmasıdır. Bu kişiler seans yaparken üzerlerindeki tüm negatif unsurları farkında olmadan danışana aktarırlar ve danışanın üzerindekileri de bir sonraki danışana aktarmak üzere kendi üzerlerine alırlar. Bioenerji/Kozmik Enerji uzmanı olduğunu iddia eden birçok kişileri temizlemiş biri olarak bu bilgiyi çok net bir şekilde sizlere verebilmekteyim. Bioenerji/Kozmik Enerji seansları şeytani/kozmik negatif varlıkların insanların bedenlerine girebilmeleri için çok ama çok uygun ve kolay bir yoldur. Bu yolla çok kolay ve çok hızlı bir şekilde insanlara musallat olabilmekte ve insanları hâkimiyetleri altına alabilmektedirler. Diğer sıkıntılı bir konu ise birçok bioenerji/kozmik enerji uzmanının frekansının (80-100 MHz) düşük olmasıdır. Normal bir insanın frekansı 62-72 MHz aralığındadır. Bir şifacının, bir bioenerji uzmanının şifa çalışması yapabilmesi ve kendisini koruyabilmesi için en az 10 bin MHz frekansa sahip olması gerekir. Bunun altındaki bir frekans ile şifa çalışması yapamaz, negatif enerjilere, işlemlere ve varlıklara müdahale edemez ve onlardan kendini koruyamaz. ŞİFAzane ekibi olarak bizler minimum 100 bin MHz ve üzeri frekanslarda şifa çalışması yaparız.
Dördüncü olarak Rukye yani Kur’an’dan şifa ayetlerini okuyarak temizlik yapan Rukyecilere gitmek te tercih edilen bir durum olabilmektedir. Bu yol eğer şifa ayetlerini okuyacak kişi imanlı, ihlaslı, takvalı, işinin ehli ve bu ilme vakıf birisiyse tercih edilebilir. Çünkü Kur’an ile şifalanmak sünnete uygun bir yoldur.
Beşinci olarak Ocak sahibi ve negatif işlemleri, negatif varlıkları temizleme yetkisine sahip şifacılara gitmek te unutulmuş bir gelenek olmakla beraber en doğru yoldur ve bu konuda toplumda yeni bir şuurlanma kendini göstermektedir. Eğer gidilecek şifacı hem şifa ayetlerini okuma konusunda ehil ise ve hem de negatif unsurları temizleyebilme kabiliyetine ve ilmine vakıf ise işte size faydası dokunacak ve sorununuzu Allah’ın izniyle kökten çözecek olan kişi bu kişidir.
Profesyonel bir destek alacaksanız ilk üç gruptan uzak durmalısınız. Dördüncü yol tercih edilebilecek bir yol olabilir eğer size okuma yapacak olan kişinin doğru kişi olduğuna inanıyorsanız.
Ama burada gözden kaçan bir durum var. Mesele kişinin sadece üzerindeki negatif işlemlerden ve negatif varlıklardan kurtulması değildir. Asıl mesele insanın fiziksel bedeninde ve enerji bedenlerinde ve de tüm enerji kanallarında derinlemesine bir temizliğin yapılabilmesi ve negatif unsurlardan hiçbir kırıntının, tortunun kalmamasıdır. Daha da önemlisi negatif unsurların kişiye tekrar musallat olmamasıdır. Bu iki önemli unsura dikkat etmeden sadece negatif unsurların insan bedeninden çıkarılmış olması önemli ve yeterli değildir ki negatif varlıkları bir anda bedenden çıkarmaya çalışırsanız o varlık çıkmamak için direnir ve çıkarken tırnaklarıyla organlara hasar verir. Negatif varlığı önce güçten düşürmek ve ondan sonra yavaşça çekip çıkarmak gerekir. Bu uzmanlık ve deneyim gerektiren bir işlemdir.
Negatif enerjilere, işlemlere ve varlıklara maruz kalan kişinin bütün enerji kanalları blokaja uğrar yani tıkanır ve tüm organların ve vücudun frekans değerleri bozulur. Bu bozulmaların mutlaka düzeltilmesi gerekir ki kişi eski sağlıklı haline tekrar dönebilsin. Bu durum şifa enerjileri konusunda uzman olan, Ocaklık enerjileriyle şifacılık yapan ehil şifacıların işidir. Uzman şifacı negatif unsurları temizlemekle kalmaz tıkanan tüm enerji kanallarını açar ve tüm organların frekanslarını da dengeler.
Kişiyi negatif saldırılardan koruyan kişinin sahip olduğu frekansıdır. Frekansı yüksek olan kişinin koruma kalkanı da güçlü olur ve negatif saldırılara karşı mukavemetli olur. Frekans yükseltme uzmanlık gerektiren bir konu olmakla beraber bu uygulama uzman şifacıların işidir. Uzman şifacı ortalama 60-70 MHz olan kişinin frekansını 10.000 MHz’e kadar yükseltebilir. Böylece kişinin enerji bedeninin etrafında fevkalade güçlü, negatif saldırılara dayanıklı bir koruma kalkanı, aura oluşmuş olur.
Şimdi size bir SIR vermenin vakti geldi…
İkinci olarak tamamen şeytanın uşağı olan hem büyücülüğü hem de şifacılığı bir arada yapan kişilere gitmek te mecburiyetten yapılan bir tercih olabilmektedir. Bir insan hem büyücü hem de şifacı olamaz. Çünkü şifacının negatif enerjileri kullanması yasaktır. Bu sebeple şifacı büyücülük yapamaz. Eğer büyücülük yapıyorsa o kişinin şifacılık iddiası tamamen yalandır. Bu tür kişilere gittiğinizde emrindeki cinleri size musallat eder ve sizi kendisine bağımlı hale getirir. Böylece kendinizi o kişiden bir türlü kurtaramazsınız ve negatif varlıklardan da kurtulamazsınız.
Üçüncü olarak Bioenerji veya Kozmik Enerjilerle şifalandırma yapan kişilere gitmek te günümüzde popüler olan bir yol olarak önümüzde durmaktadır. Fakat buradaki en büyük sıkıntı genelde Bioenerji ve Kozmik Enerjilerle uğraşanların dini inançlarının zayıf olması, Hint ve uzak doğu felsefesine ve inancına gönül vermiş olmalarıdır. Diğer bir sıkıntı bu kişilerin kozmik-uzaysal enerjileri kullanmalarıdır ki kozmik enerjilerin durumunu daha önce ele almıştım. Bu kişiler kullandıkları enerjilerle sizin üzerinizde negatif enerji kanalları, negatif ve kozmik portallar açabilmektedirler. Ve bu kanallar üzerinden şeytani/kozmik güçler, enerjiler sizi kontrol altına alabilmektedirler. İşin vahim tarafı birçok bioenerji ve kozmik enerji uygulayıcısının ve uzmanının bu duruma vakıf olmamasıdır. Bazıları da bu şeytani/kozmik güçlerin ve enerjilerin hizmetinde olup bu negatif kanalları ve kozmik portalları bilerek açmaktadırlar. Bu tür kişilerle karşılaşmış ve deneyimlemiş biri olarak bu gruptakilerin çok tehlikeli olduklarını söyleyebilirim. İşin daha vahimi birçok enerji uygulayıcısının ve uzmanının kendilerini negatif enerjilerden, varlıklardan, saldırılardan korumayı bilmedikleri için üzerlerinin negatif işlem ve negatif varlıklarla dolu olmasıdır. Bu kişiler seans yaparken üzerlerindeki tüm negatif unsurları farkında olmadan danışana aktarırlar ve danışanın üzerindekileri de bir sonraki danışana aktarmak üzere kendi üzerlerine alırlar. Bioenerji/Kozmik Enerji uzmanı olduğunu iddia eden birçok kişileri temizlemiş biri olarak bu bilgiyi çok net bir şekilde sizlere verebilmekteyim. Bioenerji/Kozmik Enerji seansları şeytani/kozmik negatif varlıkların insanların bedenlerine girebilmeleri için çok ama çok uygun ve kolay bir yoldur. Bu yolla çok kolay ve çok hızlı bir şekilde insanlara musallat olabilmekte ve insanları hâkimiyetleri altına alabilmektedirler. Diğer sıkıntılı bir konu ise birçok bioenerji/kozmik enerji uzmanının frekansının (80-100 MHz) düşük olmasıdır. Normal bir insanın frekansı 62-72 MHz aralığındadır. Bir şifacının, bir bioenerji uzmanının şifa çalışması yapabilmesi ve kendisini koruyabilmesi için en az 10 bin MHz frekansa sahip olması gerekir. Bunun altındaki bir frekans ile şifa çalışması yapamaz, negatif enerjilere, işlemlere ve varlıklara müdahale edemez ve onlardan kendini koruyamaz. ŞİFAzane ekibi olarak bizler minimum 100 bin MHz ve üzeri frekanslarda şifa çalışması yaparız.
Dördüncü olarak Rukye yani Kur’an’dan şifa ayetlerini okuyarak temizlik yapan Rukyecilere gitmek te tercih edilen bir durum olabilmektedir. Bu yol eğer şifa ayetlerini okuyacak kişi imanlı, ihlaslı, takvalı, işinin ehli ve bu ilme vakıf birisiyse tercih edilebilir. Çünkü Kur’an ile şifalanmak sünnete uygun bir yoldur.
Beşinci olarak Ocak sahibi ve negatif işlemleri, negatif varlıkları temizleme yetkisine sahip şifacılara gitmek te unutulmuş bir gelenek olmakla beraber en doğru yoldur ve bu konuda toplumda yeni bir şuurlanma kendini göstermektedir. Eğer gidilecek şifacı hem şifa ayetlerini okuma konusunda ehil ise ve hem de negatif unsurları temizleyebilme kabiliyetine ve ilmine vakıf ise işte size faydası dokunacak ve sorununuzu Allah’ın izniyle kökten çözecek olan kişi bu kişidir.
Profesyonel bir destek alacaksanız ilk üç gruptan uzak durmalısınız. Dördüncü yol tercih edilebilecek bir yol olabilir eğer size okuma yapacak olan kişinin doğru kişi olduğuna inanıyorsanız.
Ama burada gözden kaçan bir durum var. Mesele kişinin sadece üzerindeki negatif işlemlerden ve negatif varlıklardan kurtulması değildir. Asıl mesele insanın fiziksel bedeninde ve enerji bedenlerinde ve de tüm enerji kanallarında derinlemesine bir temizliğin yapılabilmesi ve negatif unsurlardan hiçbir kırıntının, tortunun kalmamasıdır. Daha da önemlisi negatif unsurların kişiye tekrar musallat olmamasıdır. Bu iki önemli unsura dikkat etmeden sadece negatif unsurların insan bedeninden çıkarılmış olması önemli ve yeterli değildir ki negatif varlıkları bir anda bedenden çıkarmaya çalışırsanız o varlık çıkmamak için direnir ve çıkarken tırnaklarıyla organlara hasar verir. Negatif varlığı önce güçten düşürmek ve ondan sonra yavaşça çekip çıkarmak gerekir. Bu uzmanlık ve deneyim gerektiren bir işlemdir.
Negatif enerjilere, işlemlere ve varlıklara maruz kalan kişinin bütün enerji kanalları blokaja uğrar yani tıkanır ve tüm organların ve vücudun frekans değerleri bozulur. Bu bozulmaların mutlaka düzeltilmesi gerekir ki kişi eski sağlıklı haline tekrar dönebilsin. Bu durum şifa enerjileri konusunda uzman olan, Ocaklık enerjileriyle şifacılık yapan ehil şifacıların işidir. Uzman şifacı negatif unsurları temizlemekle kalmaz tıkanan tüm enerji kanallarını açar ve tüm organların frekanslarını da dengeler.
Kişiyi negatif saldırılardan koruyan kişinin sahip olduğu frekansıdır. Frekansı yüksek olan kişinin koruma kalkanı da güçlü olur ve negatif saldırılara karşı mukavemetli olur. Frekans yükseltme uzmanlık gerektiren bir konu olmakla beraber bu uygulama uzman şifacıların işidir. Uzman şifacı ortalama 60-70 MHz olan kişinin frekansını 10.000 MHz’e kadar yükseltebilir. Böylece kişinin enerji bedeninin etrafında fevkalade güçlü, negatif saldırılara dayanıklı bir koruma kalkanı, aura oluşmuş olur.
Şimdi size bir SIR vermenin vakti geldi…
Okuduğumuz koruma sureleri, şifa ayetleri bizleri
nasıl korur ve temizler, hiç düşündünüz mü? Sıkı durun sizinle çok önemli bir
bilgiyi paylaşmak üzereyim… Koruma Surelerinin ve Şifa Ayetlerinin frekansları
yani titreşim değerleri çok yüksektir. Bunları düzenli olarak okuduğumuz zaman
bunların sahip olduğu frekanslar enerji bedenimizi sarar ve bizim de
frekansımızı yükseltir. Yükselen frekansımızla birlikte genişleyen auramız yani
enerji bedenimiz etrafımızı çepeçevre çevirir ve etrafımızda doğal bir enerji
kalkanı oluşur. Böylece her türlü nazar, haset, lanet enerjileri; her türlü
negatif saldırılar ve negatif işlemler bu enerji kalkanına takılır ve böylece
kişiye zarar veremez. Ayrıca yüksek frekans kişinin üzerindeki her türlü
negatif enerjiyi de temizler. Kısacası kişinin üzerindeki negatif durumlardan
kurtulması için en doğru, en kalıcı yol kişinin imanlı, inançlı, enerji ilmine
sahip, şifa ayetleri konusunda ehil bir UZMAN ŞİFACIYA müracaat etmesidir.
Bu çok önemli bir konu. Evet, negatif unsurlar kişiyi
fiziksel ve ruhsal olarak hasta edebilir. Hastalık denilen şey aslında kişinin
organlarının frekans değerlerinin dengesinin bozulmasıyla başlayan bir
süreçtir. Uzun süre negatif unsurlara maruz kalan bir bedenin frekans dengesi
tamamen bozulur. Hastalık ilk olarak kişinin enerji bedeninde başlar ve en son
fiziksel bedene nüfuz eder. İşte negatif enerjilerin enerji bedeninden geçip
fizik bedene sirayet etmesiyle birlikte hastalık denen durum ortaya çıkar. Bu
sebeple negatif unsurların hastalıkların temel sebeplerinden olduğunu
söyleyebiliriz. Özellikle bazı psikolojik ve psikiyatrik hastalıklar doğrudan
negatif unsurlarla alakalı ve bağlantılıdır. Bu hastalıkları, kişinin
üzerindeki negatif unsurları (enerjileri, işlemleri, varlıkları) temizlemeden
şifalandıramazsınız
Negatif unsurlar temizlendikten sonra tekrar aktif
hale gelebilirler. Negatif işlemleri yapan büyücüler bazen yaptıkları işlemi
otomatiğe bağlarlar ya da sık sık yenileyip güncellerler. Bu sebeple
temizlendikten sonra tekrar negatif saldırılara maruz kalınmaması için kişinin
frekansının ve aurasının güçlendirilmesi çok önemli bir durumdur. Bu da uzman
şifacıların işidir.
Şu belirtilerden birçoğu veya birkaçı sizde varsa
üzerinizde nazar ve haset enerjisi olduğu konusunda şüphelenebilirsiniz:
• Kişinin durumunda ani değişimlerin olması,
• Kişinin sağlığında hızlı ve negatif yönde değişimlerin olması,
• Bir anda ciltte sivilcelerin oluşması,
• Vücutta ani olarak kızarıklıkların oluşması ve kaybolması,
• Organlarda ciddi rahatsızlıkların oluşması,
• Baş, omuz ve kaslarda bir ağırlık hissinin oluşması,
• Ani ve ciddi kilo kaybının oluşması,
• Sık sık esneme - sık sık umutsuzluğa kapılma hali,
• Özgüvensizlik hali - Aşırı unutkanlık hali,
• Ticarette başarısızlıklar, iş ve okul hayatında başarısızlıklar,
• Boşanma isteğinin oluşması, evlenmede zorlanma,
• Kuran dinlerken aşırı esnemenin olması,
• Midede yanma şikâyetinin oluşması,
• Gözlerde yanma hissinin oluşması
• Vücutta sıcaklık artışı olması,
• Sebepsiz ağlamalar - Sabah yorgun olarak uyanma,
• Boğazda yanma (İğne batması gibi),
• Sert öksürme hali,
• Göz kapaklarının istemsiz olarak hızlıca açılıp kapanması.
NOT: Bu belirtilerin birkaçı veya birçoğu görülebilir. Buradaki belirtiler tıbbi sebeplerle de olabilir.
• Kişinin durumunda ani değişimlerin olması,
• Kişinin sağlığında hızlı ve negatif yönde değişimlerin olması,
• Bir anda ciltte sivilcelerin oluşması,
• Vücutta ani olarak kızarıklıkların oluşması ve kaybolması,
• Organlarda ciddi rahatsızlıkların oluşması,
• Baş, omuz ve kaslarda bir ağırlık hissinin oluşması,
• Ani ve ciddi kilo kaybının oluşması,
• Sık sık esneme - sık sık umutsuzluğa kapılma hali,
• Özgüvensizlik hali - Aşırı unutkanlık hali,
• Ticarette başarısızlıklar, iş ve okul hayatında başarısızlıklar,
• Boşanma isteğinin oluşması, evlenmede zorlanma,
• Kuran dinlerken aşırı esnemenin olması,
• Midede yanma şikâyetinin oluşması,
• Gözlerde yanma hissinin oluşması
• Vücutta sıcaklık artışı olması,
• Sebepsiz ağlamalar - Sabah yorgun olarak uyanma,
• Boğazda yanma (İğne batması gibi),
• Sert öksürme hali,
• Göz kapaklarının istemsiz olarak hızlıca açılıp kapanması.
NOT: Bu belirtilerin birkaçı veya birçoğu görülebilir. Buradaki belirtiler tıbbi sebeplerle de olabilir.
Şu belirtilerden birçoğu veya birkaçı sizde varsa
üzerinizde negatif işlem enerjisi olduğu konusunda şüphelenebilirsiniz:
• Ağızdan ve mideden gelen kötü ağız kokusu.
• Karında oluşan ani ve şiddetli ağrı.
• Karın içinde gezen bir ağrı oluşumu ve miğdeden gelen guruldamalar.
• Bağırsaklarda sık sık gaz oluşumu ve sıkışması.
• Ara ara ve sebepsiz yere mide bulantılarının oluşması.
• Sürekli kusma isteğinin oluşumu.
• Karnın şişmesi (Özellikle Kur’an ve Rukye dinlerken).
• Sık sık mide yanmalarının oluşması.
• İştahsızlık hali - Kabızlık hali.
• Yüzün kararması, siyahlık oluşumu (Yüzdeki nurun kaybolması ve gözaltlarının kararması hali).
• Bedende ağırlık, yorgunluk ve halsizlik halinin oluşması.
• Görmede sorun ve bulanıklık halinin oluşması.
• Nefes almada zorluk halinin oluşması (Nefes darlığına yakın bir hal).
• Sosyal problemlerin oluşması.
• Evlenmede zorluk hali ve boşanma isteğinin oluşması.
• Eşi ile mesafeli olma hali (Nefret duygusu, her hareketinden rahatsız olma).
• Cinsel isteksizlik - Kısırlık hali ve sık sık çocuk düşürme.
• Tıbbi çözümü olmayan veya ne olduğu bilinmeyen hastalıklara yakalanma.
• Yalnız kalmayı sevme hali.
• Ani olarak ruhsal ve duygusal durum değişikliği (Öfke, ağlama vs).
• Göz önünde kaybolmayan bir çizginin oluşması.
NOT: Bu belirtilerin birkaçı veya birçoğu görülebilir. Buradaki belirtiler tıbbi sebeplerle de olabilir.
• Ağızdan ve mideden gelen kötü ağız kokusu.
• Karında oluşan ani ve şiddetli ağrı.
• Karın içinde gezen bir ağrı oluşumu ve miğdeden gelen guruldamalar.
• Bağırsaklarda sık sık gaz oluşumu ve sıkışması.
• Ara ara ve sebepsiz yere mide bulantılarının oluşması.
• Sürekli kusma isteğinin oluşumu.
• Karnın şişmesi (Özellikle Kur’an ve Rukye dinlerken).
• Sık sık mide yanmalarının oluşması.
• İştahsızlık hali - Kabızlık hali.
• Yüzün kararması, siyahlık oluşumu (Yüzdeki nurun kaybolması ve gözaltlarının kararması hali).
• Bedende ağırlık, yorgunluk ve halsizlik halinin oluşması.
• Görmede sorun ve bulanıklık halinin oluşması.
• Nefes almada zorluk halinin oluşması (Nefes darlığına yakın bir hal).
• Sosyal problemlerin oluşması.
• Evlenmede zorluk hali ve boşanma isteğinin oluşması.
• Eşi ile mesafeli olma hali (Nefret duygusu, her hareketinden rahatsız olma).
• Cinsel isteksizlik - Kısırlık hali ve sık sık çocuk düşürme.
• Tıbbi çözümü olmayan veya ne olduğu bilinmeyen hastalıklara yakalanma.
• Yalnız kalmayı sevme hali.
• Ani olarak ruhsal ve duygusal durum değişikliği (Öfke, ağlama vs).
• Göz önünde kaybolmayan bir çizginin oluşması.
NOT: Bu belirtilerin birkaçı veya birçoğu görülebilir. Buradaki belirtiler tıbbi sebeplerle de olabilir.
Şu belirtilerden birçoğu veya birkaçı sizde varsa
üzerinizde negatif varlık enerjisi olduğu konusunda şüphelenebilirsiniz:
• Bedenin tamamında veya sadece bazı bölgelerde üşüme.
• Kaslarda gezen bir şey hissi ve tuhaf bir ağrı.
• Namazda konsantre olamama – Kur’an okuyamama.
• Ezan okunurken dinlememe - Günah işlemeye meyletme.
• Göğüste daralma - Sürekli sıkıntı hissi ve üzüntü hali.
• Gözlerde yanma, kaşınma.
• Sürekli sinirli olma hali - Basit şeylere öfkelenme.
• Bedenin içinde sıcaklık artışı (Çok terleme).
• Dizlerde oluşan ağırlık hissi - Bel ağrısı oluşumu - Baş ağrısı.
• Bedende gelip giden ağrılar (Özelikle bacaklarda ve ayaklarda).
• Kulak çınlaması - Gözlerde kararma.
• Boğaz ile mide arasında bir engel hissetme (Boğazda tıkanma gibi).
• Nefes almakta zorlanma (Yürürken, merdiven çıkarken vs).
• Sabahları aşırı yorgun uyanma.
• Tuhaf sesler duyma (Birinin isminizle sizi çağırması, arkanızdan birinin seslenmesi vs).
• Korkunç rüyalar görme; yılan, köpek, kedi gibi hayvanlar görme; rüyada birinin takip etmesi, kovalaması vs).
• Aşırı cinsel arzu duyma - Umutsuzluk, mutsuzluk.
• Halsizlik - Hevessizlik, isteksizlik.
• Bedende morluk.
• Banyo ve tuvalette çok kalma isteği. - Soğuk suyla yıkanmayı sevmemek.
NOT: Bu belirtilerin birkaçı veya birçoğu görülebilir. Buradaki belirtiler tıbbi sebeplerle de olabilir.
• Bedenin tamamında veya sadece bazı bölgelerde üşüme.
• Kaslarda gezen bir şey hissi ve tuhaf bir ağrı.
• Namazda konsantre olamama – Kur’an okuyamama.
• Ezan okunurken dinlememe - Günah işlemeye meyletme.
• Göğüste daralma - Sürekli sıkıntı hissi ve üzüntü hali.
• Gözlerde yanma, kaşınma.
• Sürekli sinirli olma hali - Basit şeylere öfkelenme.
• Bedenin içinde sıcaklık artışı (Çok terleme).
• Dizlerde oluşan ağırlık hissi - Bel ağrısı oluşumu - Baş ağrısı.
• Bedende gelip giden ağrılar (Özelikle bacaklarda ve ayaklarda).
• Kulak çınlaması - Gözlerde kararma.
• Boğaz ile mide arasında bir engel hissetme (Boğazda tıkanma gibi).
• Nefes almakta zorlanma (Yürürken, merdiven çıkarken vs).
• Sabahları aşırı yorgun uyanma.
• Tuhaf sesler duyma (Birinin isminizle sizi çağırması, arkanızdan birinin seslenmesi vs).
• Korkunç rüyalar görme; yılan, köpek, kedi gibi hayvanlar görme; rüyada birinin takip etmesi, kovalaması vs).
• Aşırı cinsel arzu duyma - Umutsuzluk, mutsuzluk.
• Halsizlik - Hevessizlik, isteksizlik.
• Bedende morluk.
• Banyo ve tuvalette çok kalma isteği. - Soğuk suyla yıkanmayı sevmemek.
NOT: Bu belirtilerin birkaçı veya birçoğu görülebilir. Buradaki belirtiler tıbbi sebeplerle de olabilir.
Ümmü Sübyan dişi bir şaytanın ismidir. Tek amacı insan
soyuna düşmanlıktır. Bunun İçin yemin etmiştir ve hep bu gaye için mücadele
eder.
Hamile kadınlara ve karnındaki bebeğe, yeni doğmuş bebeklere ve anneye musallat olur. Bunlar haricinde 65 yaş üstü erkek ve kadınlara da musallat olur ve hastalanmalarına yol açar.
Musallat olduğu bebekler üzerinde hamilelikte düşük, havale, sebepsiz ağlamalar, gece sıçrayarak uyanmalar ya da hiç uyuyamama, özürlü doğum, hastalıklı doğum, cam kemik hastalığı, dawn sendromu, otizm, gelişmemiş vücut vb hastalıklara yol açar. En hafif etkisi ise hiperaktiflik ve sürekli musallatlı yaşamdır.
Bu şekilde bebeği, ya doğmadan ya da doğduktan sonra telef etmeye çalışır. Ümmü Sübyan’a maruz kalan anne ve bebek ya hamilelikte sürekli düşükle karşılaşır ya hiç doğum olmaz ya da eğer düşük olmadan doğum oldu ise yukarda saydığımız tedavisi olmayan hastalıklarla yaşamaya maruz kalıp pasif bir birey olarak tekrar üreyememe ve pasif bir hayata mahkum olmaya sebep olur. Düşük esnasında bazı durumlarda bebekle birlikte annenin de hayatı tehlikeye girer ve bazı durumlarda anne hayatını kaybeder.
Ümmü Sübyan’ın bedenden çıkarılması ve bedene verdiği hasarın onarılması dikkat ve uzmanlık gerektiren bir durumdur. Bunun için uzman bir şifacıya müracaat edilmesi gerekir.
Hamile kadınlara ve karnındaki bebeğe, yeni doğmuş bebeklere ve anneye musallat olur. Bunlar haricinde 65 yaş üstü erkek ve kadınlara da musallat olur ve hastalanmalarına yol açar.
Musallat olduğu bebekler üzerinde hamilelikte düşük, havale, sebepsiz ağlamalar, gece sıçrayarak uyanmalar ya da hiç uyuyamama, özürlü doğum, hastalıklı doğum, cam kemik hastalığı, dawn sendromu, otizm, gelişmemiş vücut vb hastalıklara yol açar. En hafif etkisi ise hiperaktiflik ve sürekli musallatlı yaşamdır.
Bu şekilde bebeği, ya doğmadan ya da doğduktan sonra telef etmeye çalışır. Ümmü Sübyan’a maruz kalan anne ve bebek ya hamilelikte sürekli düşükle karşılaşır ya hiç doğum olmaz ya da eğer düşük olmadan doğum oldu ise yukarda saydığımız tedavisi olmayan hastalıklarla yaşamaya maruz kalıp pasif bir birey olarak tekrar üreyememe ve pasif bir hayata mahkum olmaya sebep olur. Düşük esnasında bazı durumlarda bebekle birlikte annenin de hayatı tehlikeye girer ve bazı durumlarda anne hayatını kaybeder.
Ümmü Sübyan’ın bedenden çıkarılması ve bedene verdiği hasarın onarılması dikkat ve uzmanlık gerektiren bir durumdur. Bunun için uzman bir şifacıya müracaat edilmesi gerekir.
Büyücü tarafından negatif işlem yapılacak kişiye, büyü
işlemini götürmesi ve aktif hale getirmesi ve bu negatif işlemi koruması için
vazifeli olarak gönderilen cinlerden birisinin, bedenine girdiği kadına-erkeğe
aşık olması durumudur. Aşık cin vakası sıkıntılı bir vakadır ve bedenine girip
aşık olduğu kişinin başka bir insanla evlenmesine ve birlikte olmasına izin
vermez. Uzun süre evlenemeyen, evlenmek üzereyken ayrılan kişilerin üzerinde
aşık cin olma ihtimali yüksektir. Aşık cin ölümü göze alaraktan aşık olduğu
kişinin bedeninden ayrılmaz ve çıkmaz. Bu sebeple de en çok uğraştıran, en
sıkıntılı vakalardandır. Ehil ve uzman bir şifacının olaya müdahale etmesi
gerekir.
Evet, kişinin hafif vakalarda okumalar yaparak kendini
şifalandırması mümkündür. Ama ağır vakalarda kişinin kendini şifalandırmaya
çalışması, üzerindeki negatif varlıkları kızdırabilir ve kişiye daha şiddetli
saldırılarda bulunulmasına sebep olabilir. Bu sebeple ağır ve kronikleşmiş
vakalarda mutlaka bir uzman şifacıdan destek alınması gerekir.
Şifacılık ehil olmayı gerektiren bir durumdur.
Şifacının Ocaklık kanallarının açık olması ve bu alanda eğitim almış olması
gerekir. Organları ve çalışma sistemlerini çok iyi bilmesi gerekir. Bir tıp
doktoru kadar olmasa da temel konularda tıbbi bilgilere sahip olması gerekir.
Alanında deneyimli ve tecrübeli olması çok önemlidir. Şifacılık isteyenin yapıp
istemeyenin yapmayacağı bir durum değildir. Şifacılığa ehilseniz ve Ocaklığınız
varsa şifacılık sizin için yapılması gereken kaçınılmaz bir vazifedir.
Şifacılığın iki kolu vardır. Birincisi doğrudan organlara müdahale ederek
kişinin fiziksel olarak şifalanmasına destek olur. İkincisi negatif enerjilere,
işlemlere ve varlıklara müdahale ederek kişinin ruhsal olarak şifalanmasına
destek olur. İyi ve güçlü bir şifacı her iki alanda da şifalanma
yapabilmelidir.
Şifacılık çok zor, meşakkatli ve bazen de tehlikelidir. Özellikle negatif unsurlarla ilgili çalışmalar yapıyorsa, şifacı her an negatif saldırı altında demektir. En ufak bir ihmalde şifacı kalıcı bedensel ve ruhsal hasarlar alabilir. Şifacıya zarar veremeyen negatif varlıklar şifacının ailesini hedefe koyabilirler. Hatta bazen şifacının evindeki eşyalara zarar verebilirler. Şifacı her an tetikte olmalı, korunmasını sağlam yapmalı ve seans sonunda temizliğini ihmal etmemelidir. Şifacı 7/24 danışanına destek vermeye hazır olmalıdır. Her türlü negatif saldırıya anında cevap verebilmesi için her an hazır durumda olması gerekir.
Şifacılık çok zor, meşakkatli ve bazen de tehlikelidir. Özellikle negatif unsurlarla ilgili çalışmalar yapıyorsa, şifacı her an negatif saldırı altında demektir. En ufak bir ihmalde şifacı kalıcı bedensel ve ruhsal hasarlar alabilir. Şifacıya zarar veremeyen negatif varlıklar şifacının ailesini hedefe koyabilirler. Hatta bazen şifacının evindeki eşyalara zarar verebilirler. Şifacı her an tetikte olmalı, korunmasını sağlam yapmalı ve seans sonunda temizliğini ihmal etmemelidir. Şifacı 7/24 danışanına destek vermeye hazır olmalıdır. Her türlü negatif saldırıya anında cevap verebilmesi için her an hazır durumda olması gerekir.
Şifacılığa ilk başladığımız yıllarda, çok uzun
zamandır fibromiyalji hastası olan, yataktan çıkacak gücü bulamayan, annelik ve
kadınlık vazifesini dahi yerine getiremeyen ve bir torba dolusu yeşil reçeteli
ilaçla hayatını idame ettiren bir danışanıma 4 gün çalışma yapmıştım. 4 gün
boyunca hiçbir şey hissetmediğini ve hiçbir değişiklik olmadığını söylemişti.
Tabii ki de bu durum şifacılığa yeni başlayan birisi olarak beni üzmüştü.
Danışanım 6. Günü beni aradı ve yıllar sonra ilk defa ayağa kalkıp ev işi
yaptığını, çocuğuyla ilgilenebildiğini ve yemek yaptığını söyledi. Çok mutluydu
ve hayata yeniden başlamış gibiydi. Birkaç gün sonra eşi aradı ve
yaptıklarımdan dolayı minnettar olduğunu söyledi. Bir süre sonra danışanım
tekrar aradı ve fibromiyalji hastalığının tamamen geçtiğini ve kullandığı
ilaçların hiçbirisini artık kullanma ihtiyacı duymadığını söyledi. Bu benim
için unutulmaz bir olaydı. Daha sonra bu danışanımın tüm aile bireyleri tek tek
benden seans aldılar…
Diğer beni etkileyen bir anım ise şudur: Bir danışanımın vasıtasıyla Amerika’da yıllardan beri kanser, felç ve fibromiyalji tedavisi gören bir Türk’e kendi doktorlarından gizli olarak şifa çalışması yaptım. Sekiz seanstan sonra danışanımın 4.evre kanseri 2.evre seviyesine inmişti. Felç olan ayağında kımıldamalar olmaya başlamıştı. Fibromiyalji hastalığı ve kaygı bozukluğu tamamen ortadan kalkmıştı. Ardından bir süre sonra kendisine yine bir 8 seans şifa çalışması yaptım. Bu arada danışanımın doktorları mevcut değişimler karşısında şaşkına dönmüşler ve yıllarca hastanede tedavi gören danışanımın bir anda iyileşme trendine girmesi karşısında kurulu toplayıp danışanıma ne olduğunu anlamaya çalışmışlar. Bu da benim için unutulmayacak anılardan birisi oldu.
Negatif enerji temizliğiyle ilgili de bir anımı paylaşmak isterim. Uzun yıllar üzerindeki negatif işlemlerle ve negatif varlıklarla mücadele eden ve bu sebeple eşinden dahi ayrılmak zorunda kalan ve şifalanmak için gitmediği hoca kalmayan diyanet mensubu bir kardeşimiz bu durumundan kurtulma ümidiyle bir gece beni aradı ve durumunu anlattı. Durumunun ağır ve acil olması sebebiyle kendisine aynı gün çalışma yapmaya başladık. Gerçekten hem danışanımız için hem de bizim için çok zorlu bir süreç oldu. Kendisine musallat olan cinler her gece kendisine saldırıyorlardı ve danışanım sabah kalktığında bu saldırıların izleriyle ve acısıyla uyanıyordu. 2,5 aylık bir şifa çalışmasının sonunda kendisini tamamen temizledik ve koruma altına aldık. 2 seneden beri huzurlu bir hayat yaşıyor. Ve o kardeşimiz de artık bizim gibi bir şifacı oldu ve insanlara şifa dağıtıyor…
Bu ve buna benzer birçok güzel anılarımdan bahsedebilirim ama bu üç örnekle soruyu cevaplamış olayım inşallah.
Diğer beni etkileyen bir anım ise şudur: Bir danışanımın vasıtasıyla Amerika’da yıllardan beri kanser, felç ve fibromiyalji tedavisi gören bir Türk’e kendi doktorlarından gizli olarak şifa çalışması yaptım. Sekiz seanstan sonra danışanımın 4.evre kanseri 2.evre seviyesine inmişti. Felç olan ayağında kımıldamalar olmaya başlamıştı. Fibromiyalji hastalığı ve kaygı bozukluğu tamamen ortadan kalkmıştı. Ardından bir süre sonra kendisine yine bir 8 seans şifa çalışması yaptım. Bu arada danışanımın doktorları mevcut değişimler karşısında şaşkına dönmüşler ve yıllarca hastanede tedavi gören danışanımın bir anda iyileşme trendine girmesi karşısında kurulu toplayıp danışanıma ne olduğunu anlamaya çalışmışlar. Bu da benim için unutulmayacak anılardan birisi oldu.
Negatif enerji temizliğiyle ilgili de bir anımı paylaşmak isterim. Uzun yıllar üzerindeki negatif işlemlerle ve negatif varlıklarla mücadele eden ve bu sebeple eşinden dahi ayrılmak zorunda kalan ve şifalanmak için gitmediği hoca kalmayan diyanet mensubu bir kardeşimiz bu durumundan kurtulma ümidiyle bir gece beni aradı ve durumunu anlattı. Durumunun ağır ve acil olması sebebiyle kendisine aynı gün çalışma yapmaya başladık. Gerçekten hem danışanımız için hem de bizim için çok zorlu bir süreç oldu. Kendisine musallat olan cinler her gece kendisine saldırıyorlardı ve danışanım sabah kalktığında bu saldırıların izleriyle ve acısıyla uyanıyordu. 2,5 aylık bir şifa çalışmasının sonunda kendisini tamamen temizledik ve koruma altına aldık. 2 seneden beri huzurlu bir hayat yaşıyor. Ve o kardeşimiz de artık bizim gibi bir şifacı oldu ve insanlara şifa dağıtıyor…
Bu ve buna benzer birçok güzel anılarımdan bahsedebilirim ama bu üç örnekle soruyu cevaplamış olayım inşallah.
- Sadece çakra,
meridyen ve aura temizliği yapılacaksa 15 günlük bir şifa çalışması
yeterli olacaktır.
- Bu temizlik ile
birlikte nazar, haset ve negatif enerji temizliği de yapılacaksa ve hafif
fiziksel hastalıklara da müdahale edilecekse 45 günlük bir şifa çalışması
yeterli olacaktır.
- Eğer negatif
enerji, negatif işlem ve negatif varlık temizliği yapılacaksa ve ağır
fiziksel rahatsızlıklara müdahale edilecekse o zaman 90 günlük bir şifa
çalışması gerekecektir.
- Mekân temizliği
için de 15 günlük bir şifa çalışması yeterli olacaktır.